top of page
NA LOGO STICKER_edited.png
Doku Uyuşmazlığı
03:26

Doku Uyuşmazlığı

*DOKU UYUŞMAZLIĞI* Nilay ATEŞOĞULLARI 16/10/2019, La Garde, Fransa Bazıları torpil yapıp kendi çocuklarına iş bulurken, senin okuttuğun emek verdiğin çocuğun işsizse, Sen emekli maaşınla kıt kanaat geçinirken, birileri haketmedikleri yüksek maaşlar alıyorsa, Sen otobüslerde sıkışarak giderken, birileri eşini çocuğunu makam araçlarıyla gezdiriyorsa, Belediye başkanlarıyla bir olup ihalede yolsuzluk yapanlar dürüst üreticinin önünü kesiyorsa, Uyuşturucu satıp zengin olanlar, senin çocuğunu zehirliyorsa, Sen evladını gözünden sakınarak büyütürken, birileri kadınlara ve çocuklara tecavüz ediyorsa, Rüşvetçi müdürler memurlar senin cebindeki paraya göz dikiyor ve bunu ahlaksızlık saymıyorsa, Vergisini ödemeyen bir grup zengin kesim vergi affıyla kar’a geçiyor ve sen borçlar içinde yüzüyorsan, Arada bunca adaletsizlik yaşanırken biz ‘bunlarla’ nasıl bir ve bütün olabiliriz? Hırsıza, sapığa, yalancıya nasıl güvenip, sarılıp bir bütünü oluşturalım? Dokumuz tutmaz! *Toplumsal arınma” şart* Millet olmak demek birbirine ‘koşulsuz güvenmek’ demektir. Güvendiğin o insanlara ‘aidiyet’ hissi beslemektir. Sadece sınırda askerlere sahip çıkarak ve ‘dış politikada’ birlik söylemleriyle bir ülke ilerlemez. Bir millet içerde ve dışarda beraber yürüyebilmek için aynı sınırlar içerisinde birbirinin dürüstlüğüne inanarak yaşamalı. Rekabet değil, ‘Dayanışma Ruhu’ olursa gerçek manada bir ülkeden bahsedebiliriz. Sadece “Askerimiz için Birlik” olmaktan bahsetmiyorum. Onu zaten halk olarak hemen harekete geçen yüksek maneviyatımızla inanarak yapıyoruz. *Milli Birlik* kavramının hakkıyla içini doldurmaktan bahsediyorum. Milli Birlik olmayan coğrafyalarda ‘sadece coğrafi ortaklıklar’ olur. Bu da şahsi çıkarlara dayalı bir birliktir. İlerlemez. İlerletmez.. Güçlü temelleri olan güzel ülkemizi ‘ahlak ve adalet’ değerleriyle hızlıca yükseltmemiz gerekiyor. Çünkü birbirine güvenerek kenetlenmiş kimseyi yıkamazsınız! *Peki bunu nasıl başaracağız?* Önce kendimizle başlayacağız. Herkes yanlış yapıyor diye biz yapılanı tekrarlamayacağız. Hırsızlığa, rüşvete, torpile ses çıkaracağız. Çalanlara ve emekleri talan edenlere oy vermeyeceğiz! Kendi içimizde homurdanmayı bırakıp, hak arayan insanların mücadelesine destek vereceğiz. Bireysel değil toplumsal akılla ilerleyeceğiz. Güvendiğimiz siyasi bir partide yer alacak, güvendiğimiz bir dernek bulacak ve üye olup çalışmalarına destek vereceğiz. Homurdanarak mırıldanarak bir yere varılmaz. Kadın haklarını savunuyorsanız gidin bir kadın derneğine destek verin. Sesinizi duyurun. Çocuklara karşı cinsel tacizi önlemek için mücadele veren dernekler var orada emek verin. Halkı bilinçlendirme çalışmalarına katılın. Bir köy okuluna gönüllü destekçi olun. Yaşlı komşunuzun bir ihtiyacı mı var sorun. Doğayı mı korumak istiyorsunuz bilinçli doğa projelerine katılın. Beklemeyin... “Oturarak başarıya ulaşan tek şey tavuktur” *#HemenŞimdi* ayağa kalkın ve harekete geçin...
Önce İnsan Olmak
01:35

Önce İnsan Olmak

#ÖnceİnsanOlmak 08/11/2019 Nilay Ateşoğulları Facebook bana bugün hatırlatma yapıyor, 12 Yıl önce not etmişim, “Cihan yıkılsa Türk yıkılmaz” Bunu yazdığım süreçte Fransa’da Uluslararası Yüksek Lisans yapan bir öğrenciydim. Türkiye’ye karşı yapılan uluslararası organize saldırılara dair yurtdışında gözlemlerim olmuştu. Kimse doğarken mensup olacağı soyu seçerek doğmaz; manevi kardeşim Julie nasıl Fransız olmayı seçerek doğmadıysa, ben de içinde doğduğum ‘soy ailem olan Türklüğü’ seçerek doğmadım. Sadece genetik haritamda bulunan vazgeçmemek, direnmek ve yeniden ayağa kalkmak kodlamalarımı yorumlayarak, “Düşsekte Yıkılmayız” demek istemiştim. Fransızların gücü tanımlarken kullandığı “Türk gibi güçlü” deyimlerine rastlamıştım. Doğarken seçmediğiniz bir ‘soy’la zaten kuru kuruya ne gurur duyma hakkınız ne de başka soy’ları aşağılama hakkınız vardır. Övüneceğimiz tek şey o soy’u insanlık yolunda yükseltmek ve “insan kalabilmektir” Gurur duyacağımız şey; İnsanca yaşamaya katkı sunuyor olmaktır... Ne mutlu Türk’üm diyebildiğim kadar, Ne mutlu ‘insanı insandan ayırmadan yaşaya bilene’ diyebilmektir... İnsan önce kendini sevmekle başlamalı... Sonra içinde doğduğu ailesini, soyunu, coğrafyasını... Dünyanın tüm canlılarını yaradandan ötürü seviyorum! Ve Sevmeye devam edelim!!! “Yeryüzü aşkın yüzü oluncaya dek!”
bottom of page